dilimin ucunda bir itirafla,
oradan oraya..
geceden sabaha..
yazdan kışa..
açtan toka..
vardan yoka..
aktan karaya..
azdan çoka..
çoktan aza..
dilden dile..
benden sana..
senden bana..
öyle..
sürükleniyorum..
25 Aralık 2009 Cuma
23 Aralık 2009 Çarşamba
ikinci çoğul
belki de şiir okumaya başlamalıyım artık.. o adamın dediği gibi..
ha bu arada;
"siz" demek hep biraz ofansif gelmiştir bana..
ha bu arada;
"siz" demek hep biraz ofansif gelmiştir bana..
17 Aralık 2009 Perşembe
yine rüyamda,
john lennon un gün ışığı görmemiş bir parçasını -daha- ibrahim tatlıses seslendirmiş.. sözler türkçeye çevrilmiş tabii, ismi 'kelebek'! ve bunu ibo show da söylüyordu, koltukta oturup mest olmuşcasına onu dinleyen konuğu ise yoko ono..
uyumadan önce içtiğimin soda olduğunu sanıyordum..
uyumadan önce içtiğimin soda olduğunu sanıyordum..
16 Aralık 2009 Çarşamba
gece
bazen, dolunun aldığı yetebilir ya da boşalması beklenebilir..
işler çığrından çıktıysa, yelkovan kurtulduysa zembereğinden ya da şeytan belirdiyse kapında yeniden, durup dinlen. çatışmanın ortasında, tekinsiz, geçici ve belki ıslak da olsa bir köşe bul kendine ve bekle orada..
bunda utanılacak birşey yok..
işler çığrından çıktıysa, yelkovan kurtulduysa zembereğinden ya da şeytan belirdiyse kapında yeniden, durup dinlen. çatışmanın ortasında, tekinsiz, geçici ve belki ıslak da olsa bir köşe bul kendine ve bekle orada..
bunda utanılacak birşey yok..
12 Aralık 2009 Cumartesi
yirmialtı
dur!
yüksek sesle söyle bunu, dursun, bitsin istiyoran gerçekten, yüksek sesle söyle..
ve tekrar etme sakın, tek ve kesin kez çıksın ağzından..
ya da sus..
bekle, yüzü yüzüne yaklaşsın, saçların böyle mavi, parmakların sarı, yanakların kırmızı kalsın..
izin ver ona..
yüksek sesle söyle bunu, dursun, bitsin istiyoran gerçekten, yüksek sesle söyle..
ve tekrar etme sakın, tek ve kesin kez çıksın ağzından..
ya da sus..
bekle, yüzü yüzüne yaklaşsın, saçların böyle mavi, parmakların sarı, yanakların kırmızı kalsın..
izin ver ona..
10 Aralık 2009 Perşembe
8 Aralık 2009 Salı
-tan
gözlerin şiş..
ve tırnağın kırılsın durduk yere..
kalk, bir kahve yap kendine, içine likör, aldığı kadar..
sonra bir kucak edgar poe, bir tutam chet baker..
dizlerinin üzerine bir battaniye çek, üşüme..
uyuyakal, okuduğun bir manifestodaki gibi;
iyi bir hikaye okuyarak ve yorgun..
ve tırnağın kırılsın durduk yere..
kalk, bir kahve yap kendine, içine likör, aldığı kadar..
sonra bir kucak edgar poe, bir tutam chet baker..
dizlerinin üzerine bir battaniye çek, üşüme..
uyuyakal, okuduğun bir manifestodaki gibi;
iyi bir hikaye okuyarak ve yorgun..
4 Aralık 2009 Cuma
1 Aralık 2009 Salı
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)