ellerini birleştirdi.
derin bir nefes aldı.
aşağı doğru kaydırdı avuç içlerini, birbirinden ayırırken..
"işte böyle" dedi,
"suyu iter gibi, toprağı yarar, perdeyi aralar gibi açılıyor içim onu düşünürken. açılıp, boşalıyor.. göğüs kafesimde bir girdap peydah oluyor.. "
nefes verdi.
"işte böyle" dedi,
"çok seviyorum onu."