24 Haziran 2008 Salı

sanrı

olmayan bi yerdeydik,
kimseyi tanımadığımız ve -varsa şayet- tanıyanı önemsemediğimiz...
"dün"süzdük, bi yarın olmayacağını da iyi biliyorduk...

seninle, o sokakta, ayağımızda bez pabuçlarla yürüdük.
konuştuk ve çokça güldük.
bir ara parmaklarımı öptüğünü hatırlıyorum...
yorulduk sonra,
bi restoranda, dünyanın en güzel spagettisini yedik.
sen şarap içtin, ben seni izledim.

ve ben,
"aslında" dedim kulağına,
"bunu böyle söylemek komik ama, aslında sana aşık olabilirim..."
sonra parmaklarımı öptüğünü hatırlıyorum...


Hiç yorum yok: