birkaç gündür hatırlamaya çalışıyorum, gözlerimi sımsıkı yumup düşünüyorum; bundan onyıl önce bu yaşımda nerde, ne yapıyor olmayı hayal etmiştim diye, hatırlayamıyorum...
mimar olacaktım evet, ama istanbula geleceğimi sanmıyordum.
daha güzel ve alımlı olmayı umuyordum sanırım, ama...
"o" vardı o zaman, birgün olmayacağını düşünmemiştim hiç, özgürü birdaha görmeyeceğim de aklıma gelmezdi.
gitmiş olmayı umduğum yerler vardı, henüz gidemedim, hiç aklımda olmayanlar vardı, çok sevdim...
heralde ayakları yere sağlam basan, kararlı, istikrarlı ve olgun biri olmayı istemişimdir... korkarım bunları bir onyıl sonrasına daha ertelemem gerekecek...
salak salak kazıklar yer, üzülürdük o yaşlarda, "böyle böyle büyüyorduk" ya, işte bu geçer diye umuyordum, geçmedi... oysa artık, aldığım yaşlara "büyüyorum" demekten vazgeçip, "olgunlaşıyorum" demenin vakti geldi...
dehşetli mutsuz oluyorum kimi zaman, böylesinin varlığından bile haberim yoktu onbeşimde mutlaka, ya da nefret etmenin, unutmanın bu kadar zor olduğundan...
daha neler göreceğim kimbilir...
belki de hayal etmedim hiç, bilmem... ama hatırlamamam gösteriyor ki, şimdi hayal ettiklerimi de bir onyıl sonra unutacağım. isabet! ongün sonrası için bile heyecan duymuyorum zira...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder