28 Ekim 2009 Çarşamba

gün

siz de yoruluyor musunuz benim gibi?
düşünmekten..
yetişmekten ya da gecikmekten..
aklınızdakilerden ya da bilmediklerinizden..
bazen sadece durmak, son güç çalışan zihnimi dinlendirmek istiyorum. ayağımda havlu çoraplarım, dizlerimi göğsüme çekip, kocaman bi koltuğun sefil bi köşesine ilişip, orda hafif filmler izlemek, sıcak kahveler içmek istiyorum. yetişmesi gereken işleri, çevirilmeyi bekleyen telefon numaralarını, gönderilecek mailleri, dolap içlerini, aldığım kiloları, üzdüğüm insanları, kırdığım potları, yenilgilerimi, hiçbir şeyi düşünmeden..
boşlukta..
asılı..
yalnız ben olamam böyle hisseden, hepiniz dimdik ve vakurken bir ben miyim zayıf?!
arada siz de kapatmak istemiyor musunuz kendinizi, yorulmuyor musunuz?
söyleyin,
hep susacak mısınız?

Hiç yorum yok: