28 Temmuz 2010 Çarşamba

kendi kendime bir mektup daha

sahip olduğum en kıymetli şeylerden biri o benim.. bir-ikisini hırsız çalmıştı.. iş ki hırsızlar ahşap oyuncaklara prim vermiyor..
taşınırken onu nasıl sarıp sarmaladım görmen gerekirdi.. şişeleri bile öyle sakınmadım..
yazdığın not aynı yerde, içinde saklı.
ve ben onu barış bıçakçı'lara siper ediyorum şimdi.
çünkü, senin onu bana verdiğinde, benim olduğumdan daha kırılganlar..
ben?!
ben bir kurşun askerin korumasına sığınacak kadar naif değilim artık. ne insanlara canımı acıtacak zamanı tanıyorum, ne de kendi kendime masallar yazıyorum..
yani onun kadar atıyor kalbim ve en az onun kadar sabit mimiklerim..

2 yorum:

lula dedi ki...

barış bıçakçı'yı hakan bıçakçı'ya tercih etmişimdir. bu çok kişisel pasajı yerle yeksan etmek istemezdim aslında. ben sadece, dedim işte.. hakan olan çok sıkıcı.

begüm dedi ki...

aynen.
fakat barış olan için "neden o(da) internette yazmıyor" diye ağıt yakmışlığım, ön ayak olsun diye ona buna mail atmışlığım vardır..